Han Çorba ’da lezzet ve sağlık bir arada, çorba yüzyıllardır sofralarımızda şifa kaynağı olarak yer alıyor. Bir tabak sıcak çorba, hem ruhumuzu hem bedenimizi ısıtan sıcaklığıyla keyifli yemek deneyimi sunan bir gelenek. İşte Han Çorba da bu geleneği yaşatmak ve herkesin sofrasına sağlık taşıyabilmek için “Şifa Olsun” anlayışıyla hizmet veriyor. Han Çorba, sabahın erken saatlerinden itibaren taze ve doğal malzemelerle hazırladığı çorbalarla misafirlerini karşılıyor. Mercimek çorbasından işkembe çorbasına, kelle paçadan ezogeline tuzlamadan damar çorbasına kadar uzanan geniş menüsüyle her damak tadına hitap ediyor. Üstelik sadece lezzetiyle değil, kullandığı kaliteli malzemeler ve hijyen standartlarıyla da öne çıkıyor. Ustalarının el lezzetiyle eşsiz tatlar meydana geliyor. Her tabakta, adeta “Şifa Olsun” dileği gizli.
Han Çorba, çorbalarını doğal yöntemlerle, katkı maddesi kullanmadan pişiriyor. Uzun saatler kaynatılan kemik suyu bazlı çorbalar, özellikle bağışıklık sistemini güçlendirmek isteyenler için birebir. Mevsim geçişlerinde ya da hastalık dönemlerinde doğal destek arayanların ilk tercihi Han Çorba oluyor. Batıkent ve Pursaklar şubeleriyle geniş bir kitleye ulaşan Han Çorba, her gün taze, sıcak ve sağlıklı çorbalar sunuyor. Üstelik sadece yetişkinler değil, çocuklar için de hafif ve besleyici alternatifler menüde yer alıyor. Siz de hem doyurucu hem de şifa dolu bir öğün arıyorsanız, Han Çorba’ya uğrayın. Unutmayın, bir tabak çorba sadece karnınızı değil, ruhunuzu da doyurur. Peki, Han Çorba ‘da neden afiyet olsun değil de, şifa olsun diyoruz? Birinci sebebi, 8 saat kaynayarak suyunu, özünü aldığımız işkembe ve paçanın suyu çıkarılmıştır. Saymakla bitmeyecek faydası olan bu su, bolca şifa içermektedir. İkinci sebebi de, zamanın birinde bir katilin kızının adı afiyetmiş, herkeste kızımın adını anacak diye, afiyet olsun diye bir tabir ulaştırmış etrafa, o katili anmamak için biz afiyet olsun değil Şifa Olsun kullanıyoruz.
